Mega Polietilen Köpük Sanayi A.Ş. (MEGAP), 19 Ağustos 2024 tarihinde Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yaptığı açıklamada, Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin şirkete geçici mühlet ve ihtiyati tedbir kararı verdiğini duyurdu.
Şirket, finansal zorluklar nedeniyle konkordato başvurusunda bulunmuş durumda. Bu karar, şirketin mal varlığını koruma amacı güderken, aynı zamanda alacaklıların başlatabileceği olası haciz işlemlerinin önüne geçmeyi hedefliyor.
Konkordato Nedir ve Neden Gündeme Gelir?
Konkordato, borçlarını ödemekte zorlanan şirketlerin, alacaklılarıyla mahkeme gözetiminde bir anlaşmaya vararak borçlarını yeniden yapılandırmalarını sağlayan bir hukuki süreçtir. Bu süreç, şirketlerin iflastan kaçınmalarına ve faaliyetlerini sürdürebilmelerine olanak tanır. Şirketler, vadesi gelen borçlarını ödeyemez hale geldiğinde, iflasın önüne geçmek amacıyla konkordato yoluna başvururlar. Konkordato sayesinde, borçlar yeniden yapılandırılır ve şirketin mali yapısının toparlanması sağlanır.
Özellikle büyük ölçekli şirketlerde konkordato, iflasın eşiğinde olan bir şirketin ayakta kalması için son çare olarak görülür. Bu süreçte, şirket ve alacaklılar arasında yapılan anlaşmalar, borçların ödenmesini mümkün kılar. Borçlular, alacaklarını tamamen tahsil edememe riskini göze almak yerine, belirli bir oranda geri alma şansını değerlendirir.
Mega Polietilen Köpük Sanayi A.Ş.’nin Konkordato Süreci
MEGAP, finansal zorluklarla karşı karşıya kalmış ve bu süreçte konkordato ilan etme yoluna gitmiştir. 16 Ağustos 2024 tarihinde Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan dava sonucunda, mahkeme 19 Ağustos 2024 tarihinde şirkete 3 ay süreyle geçici mühlet ve ihtiyati tedbir kararı vermiştir. Bu süreçte, şirketin mal varlıklarının korunması hedeflenirken, aynı zamanda alacaklıların başlatabileceği haciz işlemlerinin de önüne geçilmesi amaçlanmaktadır.
Şirketin bu zorlu süreçteki öncelikleri arasında, mevcut borçların yeniden yapılandırılması ve finansal yapının güçlendirilmesi yer alıyor. Bunun yanı sıra, şirket sermayesinin artırılması amacıyla başlatılan süreç devam etmektedir. Sermaye artırımına yönelik çalışmaların tamamlanmasının ardından, gerekli evraklar Sermaye Piyasası Kurulu’na (SPK) sunulacaktır. Bu adımlar, şirketin nakit akışının düzenli hale gelmesi ve finansman giderlerinin düşürülmesi amacıyla atılmıştır.
Konkordato Süreci Nasıl İşler?
Konkordato süreci, birkaç aşamadan oluşur ve her biri dikkatle yönetilmelidir. İlk adım, borçlu şirketin mahkemeye konkordato başvurusunda bulunmasıdır. Bu başvurunun ardından, mahkeme başvuruyu inceler ve konkordato sürecinin başlamasına karar verir. Mahkeme, sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla şirket üzerinde çeşitli tedbirler alabilir.
Sonrasında, borçlu şirket alacaklılarını toplantıya çağırır ve konkordato teklifini sunar. Alacaklıların belirli bir çoğunluğu bu teklifi kabul ederse, konkordato anlaşması yapılır ve bu anlaşma mahkeme tarafından onaylanır. Bu onay, konkordato sürecinin resmen başladığını ve hukuki bir zemine oturduğunu gösterir.
Konkordato süreci, şirketin borçlarını yeniden yapılandırmasına olanak tanırken, alacaklıların da bir miktar alacaklarını geri almalarını sağlar. Ancak bu süreç, hem şirket hem de alacaklılar için bazı riskler taşır. Konkordato, şirketin faaliyetlerine devam etmesine izin verirken, aynı zamanda alacaklıların borçlarının tamamını tahsil edememesi gibi dezavantajları da beraberinde getirir.,
Konkordato ve İflas Arasındaki Farklar
Konkordato ile iflas arasında belirgin farklar bulunur. Konkordato, borçların yeniden yapılandırılması ve iflasın önlenmesi amacıyla yapılırken, iflas süreci, şirketin tasfiye edilmesi ve alacaklılara pay dağıtılmasıyla sonuçlanır. Konkordato süreci, genellikle daha uzun ve karmaşık bir süreçtir; ancak şirketin faaliyetlerine devam etmesine olanak tanır. Öte yandan iflas, daha kısa ve basit bir süreçtir, ancak şirketin kapanmasıyla sonuçlanır.
Konkordato sürecinde, şirketin mali yapısının yeniden güçlendirilmesi ve faaliyetlerinin sürdürülebilirliği ön planda tutulur. Bu nedenle, konkordato kararı alınmadan önce detaylı bir hukuki danışmanlık almak son derece önemlidir. Şirketin geleceği için bu kararın doğru şekilde yönetilmesi, hem şirketin hem de alacaklıların yararına olacaktır.
Konkordato Sürecinde Yaşanan Gelişmeler
MEGAP, konkordato sürecinin başlamasıyla birlikte, alacaklılarla borçlarının yeniden yapılandırılması amacıyla görüşmelere başlamıştır. Bu süreçte, şirketin olağan faaliyetlerine devam etmesi planlanırken, aynı zamanda sermaye artırımı gibi adımlar atılacaktır.
Şirket, konkordato sürecinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi ve sonuçlandırılması için gerekli tüm çabayı göstermeye devam edecektir.
Şirketin hakim ortağı Eda Özhan’ın, 16 Mayıs 2024 tarihinde Sermaye Piyasası Kurulu’na (SPK) yapmış olduğu pay satışına ilişkin başvuru ise kurul tarafından olumsuz karşılanmıştır. Bu durum, şirketin sermaye artırımı sürecine etki edebilir ve konkordato sürecinde atılacak adımları da şekillendirebilir.
Konkordato Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler
Konkordato süreci, şirketlerin mali yapısını toparlama çabasının bir parçasıdır. Bu süreçte, şirketin tüm mali durumu göz önünde bulundurulmalı ve detaylı bir hukuki danışmanlık alınmalıdır. Konkordato kararı, hem şirketin hem de alacaklıların geleceğini etkileyecek bir karardır. Bu nedenle, sürecin dikkatli bir şekilde yönetilmesi son derece önemlidir.
Şirketin geleceği için atılacak adımlar, sadece konkordato sürecinde değil, bu sürecin sonrasında da büyük bir önem taşır. MEGAP, bu süreci başarıyla tamamlamak ve mali yapısını yeniden güçlendirmek için gerekli adımları atmaya devam edecektir. Konkordato sürecinin sonunda, şirketin faaliyetlerine devam etmesi ve alacaklıların alacaklarını tahsil etmesi için tüm tarafların iş birliği içinde hareket etmesi gerekecektir.
Mega Polietilen Köpük Sanayi A.Ş.’nin konkordato ilan etmesi, şirketin karşı karşıya olduğu finansal zorlukları aşmak için atılan bir adımdır. Bu süreçte, şirketin faaliyetlerine devam etmesi, borçlarının yeniden yapılandırılması ve mali yapısının güçlendirilmesi hedeflenmektedir. Konkordato süreci, şirketin geleceğini belirleyecek önemli bir dönemeçtir ve bu sürecin doğru yönetilmesi, şirketin ve alacaklıların yararına olacaktır.