2024 ABD başkanlık seçiminde oylama tamamlandı ve seçim yetkilileri, Aralık ayında Seçiciler Kurulu toplantısı öncesinde sonuçları onaylama sürecine girecekler. Ancak bu süreç, 2020 seçimlerinden sonra daha fazla dikkat çekmeye başladı.
Donald Trump ve müttefikleri, seçim sonuçlarını sorgularken, sonuçları onaylama işlemini karmaşık hale getirmeyi amaçladılar. Peki, seçim sonuçlarının onaylanması (certification) nedir ve nasıl işler? Bu süreç, özellikle 2020 seçimlerinden sonra daha fazla tartışmaya yol açtı. İşte bu kritik adımın tüm detayları.
Certification Nedir? Seçim Sonuçlarını Onaylamak
Certification, genel olarak seçim sonuçlarının resmi hale getirilmesi sürecini ifade eder. Bu işlem, her eyalette farklılık gösterse de, temelde seçim sonuçlarının geçerli olduğunu ve resmi olarak kabul edildiğini belirtir. Oylamanın tamamlanmasının ardından, seçim sonuçları hala gayri resmi sayılır ve bu sürecin tamamlanmasıyla sonuçlar kesinleşir.
Certification süreci, genellikle bir “canvass” adı verilen, oyların sayılmasının ardından yapılan hesaplama işlemiyle başlar. Bu süreçte, oyların doğru şekilde sayılıp sayılmadığı, geçersiz oyların değerlendirilmesi ve tüm anket sonuçlarının uyumlu hale getirilmesi sağlanır.
Seçim yetkilileri, tüm bu rakamları ve tutarsızlıkları inceleyerek nihai sayımı gerçekleştirir. Bu işlemi, seçim kurulu üyeleri tarafından yapılan bir oylama ile onaylanır. Çoğu eyalette, certification işlemi “idari bir yükümlülük” olarak kabul edilir ve seçim yetkililerinin bunu reddetme hakkı yoktur.
Certification Süreci ve Seçim İtirazları
Certification süreci, seçim sonuçlarına dair itirazların çözümü anlamına gelmez. Bu süreç, sadece oyların doğruluğunu onaylamak ve resmi sayımı tamamlamak için yapılır. Evet, bu süreç sırasında bazı tutarsızlıklar tespit edilebilir, ancak bunlar seçim sonuçlarını itiraza açmaz. Bunun yerine, her eyaletin yasaları, seçim sonuçlarına dair itirazların mahkemeye taşınması için ayrı bir hukuki yol belirler.
Dolayısıyla, certification sürecinde ortaya çıkan sorunlar, yalnızca geçici hatalar veya düzeltilmesi gereken uyuşmazlıklardır. Seçim sonuçlarına yönelik daha büyük bir tartışma ya da yasal bir mücadele, genellikle bu süreçten sonra, ayrı bir hukuki çerçevede ele alınır.
Certification’a Direnenlere Ne Olur?
Eğer bir seçim kurulu üyesi veya resmi bir kişi, certification sürecini reddederse, bunun ciddi sonuçları olabilir. Çoğu eyalette, seçim kurulları, sonuçları onaylamak için çoğunlukla oylama yapar.
Eğer bir kurulun çoğunluğu certification’ı reddederse, bu durumda ilgili eyaletin sekreteri veya bir seçim izleme grubu, bu kişilere karşı dava açabilir. Davanın amacı, mahkemeyi harekete geçirerek certification işleminin yapılmasını sağlamak olacaktır. Hatta, certification işlemini reddedenler, cezai yaptırımlarla karşılaşabilirler.
Certification’ı Engellemek Mümkün Mü?
Genel olarak, certification’ı engellemek mümkün değildir. Seçim sonuçları, mahkeme süreci ve yasal prosedürlerle belirlenecektir. Eğer seçimde büyük çapta düzensizlikler varsa, bunlar mahkemelerde çözülür ve bu süreç sonucunda kazananlar belirlenir. Uzmanlar, election certification sürecinin sonunda kazananların belirlenmiş olacağına dair güçlü bir güvence sunuyorlar.
Ancak, certification’ı engellemeye yönelik girişimler, seçim sonuçlarına dair daha fazla şüphe yaratabilir. Bu, toplumu ikna etmeye yönelik manipülasyonlara sebep olabilir ve seçim sonuçlarının doğruluğu hakkında soru işaretleri doğurabilir.
Certification’dan Sonra Ne Olur?
Certification süreci tamamlandıktan sonra, başkanlık seçimleri için bazı ek adımlar devreye girer. Seçiciler Kurulu’nun toplanmasından önce, eyaletlerin seçim sonuçlarını onaylayan listeyi resmen onaylamaları gerekir. Bu yıl, Electoral Count Reform Act ile yapılan düzenlemeyle, her eyaletin valisi, 11 Aralık’a kadar eyaletinin seçiciler listesini onaylamak zorundadır. Seçiciler, 17 Aralık’ta eyalet başkentlerinde toplanarak oylarını kullanacaklar.
Seçiciler, oylarını kullandıktan sonra bu oyları Washington’daki Ulusal Arşivler’e iletir. Son olarak, Kongre, 6 Ocak 2025’te bu oyların sayımını gerçekleştirerek seçim sonuçlarını resmi hale getirecek. Bu aşamada, Senato Başkan Yardımcısı Kamala Harris, oy sayımını denetleyecek.
Certification, her seçimde kritik bir süreçtir ve bu süreç sayesinde seçim sonuçları resmi hale gelir. Donald Trump ve müttefiklerinin 2020 seçimlerinde bu süreci hedef alarak seçim sonuçlarını sorgulamaya çalışması, sürecin daha fazla dikkat çekmesine neden oldu. Ancak, certification süreci, seçim sonuçlarının kesinleşmesi için zorunlu ve hukuki olarak uygulanması gereken bir adımdır. Certification işlemi tamamlandıktan sonra, başkanlık seçimleri için son adımlar atılacak ve yeni başkan göreve başlayacaktır.